Simdi bu fotografa bakan 'Vancouver'a sonbahar gelmis' filan diyebilir ama isin asli oyle degil. Fotografi iki hafta once cektim, hava soguktu. Ama su an bildiginiz donuyoruz. Kar yagdi; neyseki surekli yagmur yagip yerleri islattigindan tutmadi. Sehri cevreleyen daglardaki kar oranini rahatlikla gorebiliyorsunuz. Hele haftasonu insanlari kar kiyfetleri, ellerinde boardlariyla kayaga, snowboarda giderken izlemek bana cok yabanci.
Benim gibi kara aliskin olmayan bir Izmirli icin bu havalar cok tehlikeli. Dusunsenize kar yaginca ne giyilir, yokus asagi nasil yurunur bilmeyen bir kimseyim. Bu sartlar altinda saglikli kalabilmem icin duaya ihtiyacim var.
Buraya gelmeden once Toronto, Montreal gibi sehirlerde kis doneminin sert gectigini, bele kadar kar yagabildigini biliyordum. Vancouveri S'ye sordugumda 'hava ayni Istanbul gibi. Arada da Izmir'in kuru ayazi gibi oluyor' demisti. Gecen gun hava durumunu izliyorum, Toronto 10, Montreal 11 derece. Sonra Vancouver'i gosteriyor:5 derece! Haftasonuna dogru 4-3-2-... Gemeden once arkadaslarimin 'donacaksin' uyarilarina 'hic de bi kere orasi ayni Istanbul gibi. Soguk sehir Toronto vs' seklinde cevap verdigim Polyanna gunlerini hatirladim. Kandirilmis miydim acaba? Ki artik cok gecti.
Valizde cok yer tutmasin diye kalin hirkalarimi ve kazaklarimi TR de birakmistim. Zaten bir Izmirli'nin oyle cok da kalin giysileri olmazdi. Bogazli ve yunlu kazaklara alerjisi olan bir insanim zaten. Istanbul'da bile merserizeyle yasayabilmistim. Simdi S'nin gardirobundan faydalaniyorum. Sagolsun bana ilk geldigimde first nationlarin (buranin yerlileri) giydigi, ayi ve orman desenli bir polar ceket verdi. Su an onu uniforma yaptim. Postum gibi oldu artik.
Bazen balkona cikiyorum, azcik hava almak icin. Gormeniz lazim, kiyafetim tam bir varosh stayla! Oldum olasi esofmanlari takim halinde giymem. Kiminin lastigi sikar, kiminin kolu kisa gelir filan diyerek capraz kombinasyonlari tercih ediyorum. Altimda kirmizi esofman ustumde polar ceketim, onun altindan da mavi esofmanin ustu sarkiyor. En kalin corabim da, talihsizlik iste, fosforlu yesil. Balkona cikarken giydigim parmak arasi terlikle de kus kondurmus oluyorum. Corap ustu parmak arasi terlik, Japon stayla seklinde. Allah'tan soguktan komsular da disari cikmiyor da kimseyi korkutmuyorum. Cop atmak icin 5 basamak iniyorum da bazen kimseciklerle karsilasmayayim diye dualar ediyorum. Ama bir gun birine yakalanacagim, 'iste ben o gun tukenecegim'
Evet havalar soguk ama nesemiz kacik mi? Aslaaaa. Mesela bu aksam arkdasim bizi Iran restoranina goturecek, simdiden dusunuyorum ne giysem, donuste hava daha soguk olur filan diye. Yine de, vaktiyle bir hava durumu sunucusunun dedigi gibi 'yagmurlar yagacak ki gokkusagini gorebilelim'
NOT: Evet biliyorum son cumleyi sunucu soylememisti, ben uydurdum:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder